Mevlanalar Şehri Konya
KONYA
Konya denilince akla gelen en önemli unsurlar Mevlana, Etli Ekmek ve bozkırdır. Bu bozkır içerisinde yüzlerce yıl boyunca oldukça önemli devletler hüküm sürmüş, hükümdarlar gelmiş ve önemli insanlar yetiştirmiş. Bizim bugün bozkır gördüğümüz şehir zamanında nasıl özel bir yer ise sürekli ilgi alanı olmuş. Bugün ise tanıyınca bu dokuyu tanıyınca tarihte bir yolculuk yapabiliyorsunuz.
KONYA NASIL BİR YER?
Konya 2 milyonun üzerindeki nüfusu ile ülkemizdeki ben büyük şehirlerden biridir. Vilayet sınırları olarak da en geniş sınırlara sahip olan şehirdir. Şehir merkezi ve ilçeleri kendi içlerinde de önemli noktalardır. Şehir merkezi ağırlıklı olarak Selçuklu mimarisi ile bezeli tarihi yapılar ve günümüz yapıları ile iç içedir. Sürekli hareket halinde olan şehir bir bozkır iklimi olarak akşamları her mevsim serin ve yazları fazlasıyla sıcaktır.
KONYA’DA GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER?
TROPİKAL KELEBEK BAHÇESİ
Kelebekler vadisi olarak da adlandırılan bu bahçe ülkemizdeki en özel yapılardan biri. Tropikal bölgelerde yaşayan özel kelebek türlerinin doğal yaşam imkanlarının sağlandığı ve burada çoğalıp bir döngü kurmalarına imkan veren özel bir işletme burası. Birbirinden özel kelebek türlerini bir arada görebileceğiniz alan oldukça geniş. Keyifli bir gezi için ortalama 1.5 saat ayırmanız gerekiyor. Her ne kadar 40 tür bulunduğu söylense de burada uçarken görebileceğiniz tür sayısı oldukça az. Yaklaşık 10-15 arası türü bir arada görebiliyorsunuz.
Yapı içerisinde 1600 metrekarelik kelebek uçuş alanı bulunuyor. Bu alan içerisinde yürürken size kelebekleri de tanıma şansınız oluyor. Tek yönlü olarak ilerleyen yürüyüş parkurunda %80'i bulan bir nem oranı bulunuyor. Bu da içerideki tropikal bitkilerin ve kelebeklerin yaşaması için gerekli olan azami nemi sağlıyor. İçerisinde bulunan kelebekler dışında 98 çeşit bitki türü bulunuyor. Maksimum derecede doğal ortam benzerliğini görebiliyorsunuz.
Kelebek bahçesinin diğer bölümlerinde ise kelebek müzesi ve böcek müzesi görüyorsunuz. Bu alanlarda birlikte yaşadıkları diğer canlıları ve onlar hakkındaki ayrıntılı bilgileri ve yaşam döngülerini görebiliyorsunuz. Alanın giriş ücreti sivil 25, öğrenci 7,5 liradır.
SİLLE
Konya’en ilginç yerlerinden biri de çölde vaha gibi dizayn edilmiş olan Sille bölgesi oluyor. 1. Dünya Savaşından sonraki mübadele öncesi yoğun bir şekilde Rum ve Ermeni yerleşimi olan Sille’de bugün tüm yoğunluk Müslümanlara ait. Şehir adını ise ise Latince’de köpürerek akan anlamındaki “Silenos” kelimesinden almaktadır.
Sille’nin tarihsel açıdan da önemli bir yer olduğunu eklememiz gerek. Sille, İpek ve Baharat yolu üzerinde olduğundan uzun yıllar boyunca aktif bir şehirmiş. Kudüs ve Roma arasındaki kutsal yol üzerinde bulunan Sille’de Anadolu’da inşa edilmiş ilk kiliselerinden biri bulunuyor.. Bizans imparatoru Konstantin’in annesi Helen M.S. 372 yılında burada bir kilise yaptırmış.
Sille’nin en güzel kısımları ise restore edilmiş evleri ve şehrin ortasından geçen ve turkuaz taşlarla tekrar düzenlenmiş olan Sille Çayı’dır. Çevre düzenlemesi ile arnavut kaldırımlı taş sokaklar çevresinde harika bir sosyal alan oluşmuş. Özellike Ramazan akşamları burada oldukça hareketli geçiyor.
KİLİSTRA
Konya’nın en önemli tarihi noktalarından biri de Kilistra’dır. Kilistra Kapadokya bölgesinin en uç kısmıdır. Tarihi Roma Kral Yolu üzerinde bulunan şehir ilk olarak kaya yerleşimleri ile yaşam sürmeye başlamış. Peribacası tipi kayaların bulunduğu bölgede oldukça nüfuslu bir yaşam devam etmiş. Ardından gelen Roma hakimiyeti ve Hristiyanlık etkisi ile kayadan oyularak yapılan ibadet alanları da şehre eklenmiş. Konya’nın Seydişehir yolu üzerinde olan bölge merkezden 45 kilometre güneyde yer almaktadır. Bölgeye herhangi bir giriş ücreti bulunmamaktadır.
MEVLANA TÜRBESİ VE MÜZESİ
Konya denilince ilk akla gelen yer olan Mevlana müzesi ülkemizin en çok ziyaret edilen noktalarından biridir. Tam adıyla Mevlana Celaleddin Rumi yalnızca Anadolu için değil tüm dünya için verdiği mesajlar ile dünyaca tanınmakta. 1207 - 1273 yılları arasında yaşadığı dönemde yazdığı şiirleri ve verdiği ilim dersleri ile büyük bir üne kavuştu. Ardından gelen oğlu Sultan Veled ile başlayan Mevlevilik hareketleri ve Sema gösterileri Mevlana’nın oluşturduğu değerler bütünün daha da yayılmasını sağladı. Bugün ülkemizin en önemli noktalarından biri olan türbe şehrin tam merkezinde bulunuyor. Müze girişinde herhangi bir ücret ödenmiyor.
KONYA CAMİİLERİ
Konya özellikle Selçuklu döneminde Başkentlik yapması ve Osmanlı’da da önemli bir şehir olması sebebiyle epey imar görmüş bir şehir. Her tarafında birbirinden özenle yapılmış camiler bulunuyor. Bu camiler ve onların ayırıcı özelliklerini liste olarak aşağıda bulabilirsiniz.
-
Aziziye Camii; Konya şehir merkezinde Osmanlı eseri olan nadir camilerdendir. Bu cami Sultan Abdülaziz tarafından 1867 yılında barok tarzda inşa edilmiştir.
-
İplikçi Camii; 1202 yılında Selçuklular zamanında Şemseddin Altun tarafından inşa ettirilmiş. Selçukluların Konya’daki yaptırmış olduğu ilk camilerden biri de İplikçi Camii olmuştur. Mevlana Konya’ya geldiğinde bir süre bu caminin içerisinde yaşamıştır. Şadırvanındaki akustik sanatı ise meşhurdur.
-
Alaaddin Camii, Konya şehrinin doğal merkezi olan höyük görünümündeki Alaaddin tepesinin üzerinde 1220 yılında inşa edilmiş. Konya’nın en büyük camisi Aladdin Camii’dir. Bahçesindeki kümbetleri ile de bilinmektedir.
-
İnce Minareli medrese ,1254 yılında Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından inşa ettirilmiş. Üzerinde Fetih ve Yasin sureleri işlenmiş olan büyük kapısı ile meşhurdur. Bugün müze olarak dönemine ışık tutan bir noktadır.
KONYA’DA NE YENİR?
Konya’da yeme içme konusunda oldukça geniş bir yelpaze bulunuyor. Konya elbette ilk olarak etli ekmeği ile biliniyor. Şehirde güzel etli ekmek yapan oldukça fazla nokta bulunuyor. Kime sorsanız başka bir yeri beğendiği için tercihi size bırakıyoruz. Konya’da yöresel olarak yiyebileceğiniz yemekler de bulunmakta. En sevilen Konya yemeği bir düğün resitali olan “Bamya Çorbası” dır. Bamya çorbası suyu fazla olan etli bir bamya yemeğini andırır. Fakat bamyanın daha küçükken toplanan özel ve çok değerli olan çiçek bamyadan yapılır. Normalde bamya sevmeseniz daha tadılabilir. Bunlara ek olarak en sevilen yemeklerden biri de kuzu etinden yapılan Furun Kebabıdır. Çorba ve kebap için “Kebapçı Dedeler” önerilebilir.
Son olarak da Konya’nın gizli lezzetlerinden biri “Yağ Somunu”dur. Kahvaltıda tüketilen yağ somunu kapalı pizza gibidir fakat içerisinde daha sade malzemeler kullanılır. En sevilen türleri pastırmalı, küflü peynirli ve kavurmalı versiyonlarıdır. En sevilen noktası ise “Şendağlı”dır.
KONYA’YA NASIL GİDİLİR?
Konya’ya gitmek için birçok alternatifiniz bulunuyor. Anadolu’nun en merkezi noktalarından biri olması sebebiyle her bölgeden buraya bağlanan bir yol bulunmakta. Kara yolu ile bireysel ve toplu taşıma ile kolayca şehre gelebiliyorsunuz. Buna ek olarak Konya’ya trenle gelmek de mümkün. İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Bilecik, Eskişehir ve Ankara’dan Konya’ya hızlı tren ile gidebiliyorsunuz. Konya Mavi treni ile de İzmir, Manisa, Uşak ve Afyon üzerinden tren ile seyahat edebiliyorsunuz. Adana bölgesinden ise Toros Ekspresi ile Konya’ya ulaşmak mümkün.
Tam bir ulaşım cenneti olan Konya’ya havayolu ile de kolayca gelebiliyorsunuz. Konya havalimanı şehir merkezine yaklaşık 25 dakika mesafede bulunuyor. Bunlara ek olarak şehir içerisinde tramvay ile de birçok noktaya ulaşma şansınız bulunuyor.